Yerleşmek

Eve yerleşmeye çalıştığımız dönemlerde yine Ankara'daydım ve eşyalarımızı, evi alır almaz çizdiğimiz proje üzerinden, yerinde bile görmeden seçmeye, zaruri olanları halledip gerisini döndüğümde tamamlamaya karar verdik. Çizim üzerinde yeterince anlaşılır görünüyor mu bilmiyorum ama giriş kapısının içerisine açıldığı, evin diğer odalarına geçilen ara bir kapı sayesinde, evin geri kalanından neredeyse tamamen bağımsız, evin geneline bakınca bize göre kocaman görünen bir odamız var. Eşya alırken bu odaya yalnızca perde, koltuk ve kitaplık alıp evin bu kısmını daha sonra bir çalışma ve hobi odası olarak düzenlemek üzere görmezden geldik.


Geri kalan kısımlarda ise; mutfak için bir bulaşık ve çamaşır makinesi ve bir yemek masası almamız gerekti. Evimizin en iyi güneş gören odasını oturma odamız yaptık, televizyonumuz ve poang koltuğumuz hariç kalan her şeyi internetten sipariş verdik. Yatak odamızda ise evimiz çok küçük olduğundan fazla dolap ihtiyacımızı karşılaması için ihtiyaçlarımız ve odamızın el verdiği ölçüler doğrultusunda bir çizim hazırladık ve yapımı için bir firmadan yardım aldık. Çizimimizin neredeyse aynısını hazırlayıp montajını tamamladıklarında orası için yapacak fazla bir şeyimiz kalmamıştı. Son olarak: evimiz ne kadar küçük olursa olsun, bir balkon kondurmayı da ihmal etmeyen mimarlar sayesinde uğraşacak bir yerimiz de balkonumuz oldu. Tabii ki onu da İzmir'e dönüşüm sonrasına erteledik.


İçerideki odaları hızlıca geçecek olursak: oturma odamızda yaptığımız en keyifli şey, duvarındaki plaklığımız. Tabii Tolga'nın gelemediğim tek haftasonunu fırsat bilip diktiği minderimizi ve varlıklarıyla içimizi açan çiçeklerimizi de unutmamak gerek. Plaklığı yan yana üç plak sığacak şekilde tasarladıktan sonra ihtiyaç duyduğumuz parçaları Koçtaş'tan çok kolayca ve oldukça makul bir fiyata temin ettik. Orada istenilen ölçülerde kesim de yapıyor oluşları işimizi çok daha fazla kolaylaştırdı.















Mutfakta dolaplar hatta davlumbaz, ocak ve fırın öncesinden var olduğu için neredeyse hiç bir şey almadan oraya da yerleştik. Mutfak masamızı çok uzun süre bir mutfak masasının haricinde ihtiyaç duyduğumuz her şeyin masası olarak kullandık.

Ders  ve bir şeyler çalışabileceğimiz en rahat alan orası olduğu için hafta sonlarımızı da aynı masanın iki ucunda ders çalışarak (bazen resim de çizerek tabii) geçirdik. Sandalyelerin minderlerini ve mutfağın perdesini kendi diktiğimiz ilk şeyler olarak sayabiliriz. Bir fırsat yaratabilirsek onunla ilgili de ayrıntılı bir anlatım yapmak isterim.

Mutfak şu an da keyifle ve çok vakit geçirdiğimiz odalarımızdan biri ve sanırım yemek yemeyi tümüyle bırakmadığımız sürece de öyle olmayı sürdürecek çünkü mutfakta da beraber bir şeyler üretmek çokça keyifli.

Yatak odamızda en sevdiğim şey, mağazada gördüğümüz yatak başlıklarından herhangi birini almak yerine onu da çizimlerimiz arasında verdiğimiz mağazada yaptırmış olmaktı. Tolga'nın başlığın her iki ucuna da priz yapabilecek kadar yetenekli oluşu da başlığı daha fazla sevmemize ayrı bir etken tabii. Bu yeteneğin büyük kısmını evin tüm elektrik hattını baştan aşağı yenilediğimizde kazandığını düşünüyorum :) İyi yanından bakarsak çok zoru başarmak, zoru kolayca başarmaya yardımcı oluyor.

Resimlemece başlığıyla hazırladığım postta, oldukça küçük olmasına rağmen son derece kullanışlı olan banyomuza yer vermiştim. Banyodaki çizimimizi buraya tekrar ekliyorum.

Evimizin düzenlemesini sona bıraktığımız ve tamamladıktan sonra şu sıralar neredeyse en sevdiğimiz odamız haline gelen odası hariç diğer odalarına az bir vakit ayırarak, çoğu alışverişimizi internet üzerinden yaparak bu şekilde yerleştik.

Yerleşene kadar en çok vaktimizi alan şey evin elektrik tesisatını yeni baştan döşemek için tüm duvarları kırmak, bolca moloz çıkarmak, boruları döşemek, sonra kırılan duvarları tamir etmek, en son olarak da boyamak olduğu için eşya işine hem vakit hem de nakit ayıramadık. Öyle devasa mobilyalarımız yok evimizde ama daha önce de dediğim gibi var olanlar bize mutluluk veriyor ve eşyalarımız bizi kullanmıyor, biz onları kullanıyoruz.

Tüm paramızı zengin olmamamıza rağmen ev almaya harcamamız da yanımıza kar kaldı :)

Ingrid Michaelson - You and I


Yorumlar

En Çok Okunanlar